Mimarlık Teknolojileri ve Sürdürülebilirlik Uzmanı Alara Binat, Avrupa'nın önde gelen uluslararası iç mimarlık fuarlarından Decorex’e dair izlenimlerini Hitit Mod okurlarıyla paylaşıyor. 280'den fazla iç mekân firmasının katılımıyla 6-9 Ekim tarihleri arasında Londra’da gerçekleşen etkinlik, ziyaretçilerine yenilikçi tasarımlar ve sektör trendlerini keşfetme imkânı sunmasıyla dikkat çekiyor.

Victoria & Albert, fuara bir sergi alanıyla katılım gösterirken, hemen yanında çoğunluğu kadın tasarımcılardan oluşan çeşitli markaların el yapımı mobilya ve dekorasyon ürünleri sergileniyordu. Bu alanda, katılımcılar mobilyaların yapımına tanık olma ve 1:1 atölyelerle tasarımların yapımını deneyimleme şansına sahip oldular. Etkinlik aynı zamanda, iç mimari konularını ele alan ve birçok farklı başlığı tartışan geniş bir konuşmacı programına ev sahipliği yaptı.

Geri Dönüştürülmüş Plastik Halılar

İngiltere, yaklaşık 2 milyar dolarlık pazar payıyla dünyada halı kullanımının en yüksek olduğu ülkelerden biri ve sürdürülebilirlik konusunda ciddi adımlar atması şart olan sektörler arasında. Fuarda karşılaştığım iki farklı özel halı üreticisi firma, tamamen geri dönüştürülmüş plastik şişelerden yapılmış halılarıyla öne çıkıyordu. Tabii ki sadece görünen yüzü bu; teknik olarak %100 geri dönüştürülmüş malzemeden yapılabilmesi pek mümkün değil. Bu firmalarla yaptığım görüşmelerde, ürünlerinin nerede üretildiğini ve hangi ülkelere satıldığını sorduğumda, biri Tayland'da, diğeri ise Hindistan'da üretildiğini belirtti. Tayland, mimari alanda pet şişe kullanımıyla ikonik yapılar geliştiren bir ülke olarak tanınıyor ve geri dönüşüm konusunda kendilerini oldukça ileriye taşımış durumdalar. Ancak, ürünlerin böylesine uzak bir lokasyondan tedarik edilmesi, markanın güvenilirliğini sorgulamama sebep oldu. Tedarik zinciri sürdürülebilirliği konusunda firmaların sınıfta kaldığını gözlemledim. Yine de üretici firmalar, akımın biraz gerisinde kalmış olsalar da inovatif tasarımlarıyla başarıyı yakalamaları an meselesi gibi görünüyor.


 

Rattan Mobilya Üreticileri

Fuarda yer alan Danimarkalı bir firma, rattan tarzı mobilya üretimi konusunda dikkatimi çekti. Ürünleri, doğal malzeme yerine alüminyum ile tasarlanmış, ahşap görünümlü mobilyalardı. Alüminyum üretiminin çevresel zararları açık, bu nedenle karbon ayak izini doğal malzemelerle kıyaslamaya gerek olmadığını düşünüyorum. Firma yetkilileri, ana merkezlerinin Danimarka, üretim yerlerinin ise Endonezya olduğunu belirtti. Üretim ağlarının nasıl döngüsel ve etik olduğunu sorduğumda, üst düzey yöneticilerinin düzenli olarak üretim sahasını ziyaret ettiklerini ve global olarak çalıştıklarını söylediler. Bu firma, halı üreticilerine kıyasla bir adım önde görünse de benzer sebeplerle güvenilirlik konusunda bazı şüphelerim oldu.



Soho Lighting House

Fuarda en kalabalık stantlardan biri Soho Lighting House'a aitti. Bu ilginin nedeni neydi diye soracak olursanız, akıllı sistemleri ve Alexa'ya bağlanan tek tuşlu ışık düğmeleriyle dikkat çekiyorlardı. Bu yenilikçi sistem, kullanıcıların evlerindeki aydınlatmayı kolayca kontrol etmelerini sağlıyor. Ancak, marka ismi nedeniyle bu aydınlatmaların fuarda bulunan diğer tasarımların önüne geçtiğini düşünüyorum. Oysaki diğer stantlarda alışılmışın dışında göz alıcı birçok tasarım vardı. Örneğin, hindistan cevizi kabuğunun incecik oyulmasıyla yapılan gövdesi ve ışığı zarifçe dışarı süzmesiyle görseldeki aydınlatma, ince ve detaycı düşüncesiyle sanata olan açlığımızı doyuran tasarımlardan biriydi. Bir de çevreye gerçekten duyarlı bir firmaysa, işte o zaman potansiyel büyük demektir.



Material Bank

Mimarlar ve iç mimarlar için inovatif bir numune gönderme çözümüyle Material Bank, çok akıllıca kurgulanmış bir sunumla fuarda büyük ilgi topladı. Bu sunumda ilk göze çarpan, devasa boyuttaki numune kutusuydu. Yanına yaklaştığınızda, hızla dijital profil oluşturabildiğiniz bir stant hemen dikkat çekiyordu. Materyal çeşitliliklerini sergilemenin yaratıcı bir yolunu bularak, mimarların içlerinden seçip kendi kutularını oluşturabilecekleri bir alan sunmuşlardı. Bu alan, mimarların özgürce seçim yapmalarını sağlayarak tasarım sürecine yeni bir boyut katıyordu. Materyal seçimini kolaylaştırmak için oluşturulmuş keyifli bir yöntem sunan marka, geniş ürün havuzuyla dikkat çekiyor ve süreci hızlandırıp atık yaratmayan bir sistem sunuyor. İsterseniz numuneleri geri gönderebilir, isterseniz kullanabilirsiniz; çoğu zaman sinir bozucu olan paketleme çöplerine de yer vermiyorlar. Bu tamamen sürdürülebilir ve kullanıcı dostu bir yaklaşım.

 



B Corp Sertifikalı Firmalar

Fuarda sadece iki adet B Corp sertifikalı firma bulunuyordu; biri boya üreticisi Coat, diğeri ise yatak üreticisi NaturalMat. B Corp, sosyal ve çevresel performansa önem veren şirketlere verilen bir sertifika olup tüketicilere güven sağlar. Bu sertifikayı almak için şirketlerin çevresel etkileri, çalışan hakları, toplumsal katkıları, müşteri ilişkileri ve yönetişim gibi alanlarda yüksek standartları karşılamaları gerekmekte. Coat, tüm üretim sürecinde israf yaratmayan ve çevreye pozitif etki bırakan bir yaklaşım benimsemişti. Naturalmat ise fuar alanında beni en çok etkileyen firma oldu. Tamamen organik ve doğal malzemeler kullanarak ürettikleri yataklar, ömür boyu garanti ile geliyor. Bu yataklar, kullanım sırasında bir sorunla karşılaştığınızda tamir ediliyor ve yenilenmiş olarak size geri gönderiliyor. Bu yaklaşım, sürdürülebilirlik ve uzun ömürlülük açısından oldukça etkileyiciydi.

 



Mantar Meşesi

Bu malzeme, öğrenci yıllarımdan bugüne kadar karşıma çıkıyor ve her seferinde yeni kullanım alanları ile beni şaşırtmaya devam ediyor. İç mekanlardaki farklı kullanım alanlarıyla sunulan mantar meşesi fuar alanında, küvetten masaya ve duvar paneline, sandalyeden kâseye kadar birçok farklı şekilde sergileniyordu. Ayrıca, başka firmalar da mantar meşesini yer döşemesi olarak kullanmıştı. Bu fuarda da malzemenin yine farklı alanlarda kullanıldığını görmek beni oldukça heyecanlandırdı ve etkiledi.


Genel Değerlendirme ve Gelecek Beklentileri

Decorex Fuarı'ndan oldukça keyif aldım ve geleceğe ışık tutabilecek birkaç firma ile tanıştım. Yeni trendlerin kullanıcı dostu, dayanıklı, uzun ömürlü ve sürdürülebilir ürünler olduğunu gördüm. Bu fuar, sürdürülebilir görünmeyen birçok katılımcıyı barındırmasına rağmen, yine de ilham verici bir deneyim sundu ve mimarlık dünyasında sürdürülebilirliğin önemini bir kez daha vurguladı. Gelecekte bu trendlerin daha da yaygınlaşacağını ve sürdürülebilirlik konusundaki bilincin artacağını umuyorum.